Osmanlı sözlüğü içerisinde merak ettiğiniz Osmanlıca kelimenin Türkçe anlamını öğrenmek için, arama formunu veya harfe göre sıralamayı kullanın.
Kaderiye : "Kul, kendi yaptıklarının halıkıdır" deyip ifrat ederek Hak mezhebinden ayrılan bir dalâlet fırkası. (Bak: mu'tezile)
Necaşe : Süratle yürümek, hızlı yürümek.
Zîfünun : Çok şeyler bilen, mehâret sâhibi olan, fen sâhibi.
Maktul : Öldürülmüş, katledilmiş olan.
Ganem : Koyun.
Pişanîdâr : f. Yüzsüzlük yaparak işini beceren.
Harca` : Ayakları beline varana kadar beyaz olan koyun.
Muaccel : Acele olunmuş, ta'cil edilmiş, mühletsiz. Peşin. Va'desiz.
Meddah : (Mübalâga ile) Çok çok medheden, sena eden. * Edb: Taklidli hikâyelerle halkı eğlendiren hikâyeci.
Na-gehan : f. Birdenbire, ansızın, âniden.